Zoeken in deze blog

dinsdag 27 maart 2018

Antwerpen'i Gezelim

Öncelikle Antwerpen hakkında biraz bilgi vereyim sonra şehri gezmeye başlarız.

Burası oldukça eski bir şehir. Yapıların bir çoğu hayli tarihi, buna günümüzde ikamet edilen binalar da dahil. Tarihi olan bu yapıların çoğu barok mimarisine sahip. 
Gerçi şehir genişledikçe, merkez dışına doğru olan yapılar modern binalar olarak inşaa edildiler. Şehrin merkezi ise hala ortaçağ ve barok mimarisinin en güzel örneğini sergiliyor. Görmeye değer yani.

Harekete geçmeden önce, eğer istasyo civarındaysanız, içeri girin ve Turist info'dan harita veya şehir ile ilgili işinize yarayacak broşurlerden alınız. Bunlar ücretsizdir.
Veya Grote Markt'ta iseniz orada da bir tane var. Brabo heykelinin tam karşısında bulunan Turist info center'dan edinebilirsiniz. Adresi Grote Markt 13-15. Bu konuda daha fazla bilgi için Turist İnfo'nun sitesine bir göz atabilirsiniz. İngilizcedir.  
https://www.visitantwerpen.be/en/good-to-know/about-visit-antwerpen


Antwerpen şehrinin, ekonomik yönü ise Nord (Küzey) bölgesindeki Yahudi ve Hintliler tarafından yönetilen pırlanta piyasasıyla tanınıyor. Son yıllarda bu piyasa daha çok Hintlilerin elinde.
Pırlanta piyasası dışında, şehir Avrupa’nın en büyük ikinci limanına sahip. 
15.yy ise Antwerpen, Avrupa’da özellikle ekonomide büyük rol oynayan bir yermiş.
Şehrin ekonomide zirve yaptığı zamanlar ise 16.yy ve 17.yy denk geliyormuş.
Sanat ise, özellikle 16,yy ve 17.yy yine bu şehirde önemli bir yer ve değer kazanmış.
Peter Paul Rubens, Jacob Jordaens, Anthony Van Dyck.... gibi dünyaca tanınmış ressamlar Antwerpenlilerdir.


Nasıl Gelinir
Uçak ile Zaventem havaalanına inmelisiniz.
Havaalanından asansörle '0' ininiz. Dışarı çıktığınızdan sağa doğru gidiniz. Brüksel-Antwerpen arası hareket eden otobüsü göreceksiniz. Otobüs, kişi başı 10€
otobüsün iki durağı var. Siz en son durakta ininiz. Son durak Antwerpen Tren İstasyonu önüdür. Eğer geri dönüşte pratik olsun diyorsanız. Otelinizi buradan ayarlayabilirsiniz.
Otobüs ile havaalanı-Antwerpen arası 45 dk.
Not: Dönüşte havaalanına trenle de gidebilirsiniz. Tren havaalanının içinde ve en
alt katta duruyor. Buna karar verdiyseniz, saatlerine bir göz atmanızı tavsiye ediyorum.

Otel
Havaalanı otobüsüne en yakın oteller Antwerpen Centraal Station (Antwerpen Merkez İstasyonu) çevresindedirler. Benim bildiğim en uygun fiyatı olan otel Century Otel'dir. Bu otel temiz ve rahattır. Ayrıca bulunduğu yerden şehrin her yerini yürüyerek gezebilirsiniz. Havaalanı otobüsünden otele 2dk yürümeniz gerekecek.

Adresi: Pelikanstraat 20
www.hotel-century-antwerpen.be 

Diğer oteller için booking.com'dan yardım alabilirsiniz.


Şehir Merkezi.

Eğer istasyon’a yakın bir otel tercih ettiyseniz, size önerim ilkin tarihi olan bu istasyonun içini görmenizdir. İstasyon ilk olarak 1873 yılında merkezi tren istasyonu olarak inşaa edilmiş. 2007 tarihinde ise tren istasyonuna bir tünel eklenmiş ve büyümesi sağlanmıştır. Tarihi yapı olan Antwerpen merkez istasyonu, eklektik tarza sahip olup, şehrin de en görkemli binalarındandır.




Alışveriş Merkezi Meir.

İstasyonu gezmeyi bitirdikten sonra ana kapısından çıkıp geniş Keyserlei caddesinden düm-düz Meir, alışveriş merkezine doğru yürüyünüz.
Sizi hemen alış-veriş merkezine götürmek istememin nedeni, buranın şehrin göbeğine giden en yakın ve görülmesi gereken bölgesi olması.
Meir, geniş bir alana yayılmış, arabalara kapalı, birçok marka satan mağazanın bulunduğu yerdir. Antwerpen moda dünyasının da baş şehri olarak bilinir. 
O yüzden bu şehirde oldukça ünlü
tasarımcıların mağazalarını da gezebilirsiniz.



Rubenshuis-Rubens'un Evi




Meir’e ulaştıysanız, ortalarına doğru ilerlediğinizde sağınızda Wapper sokağı 9-11 numarada olan Rubenshuis göreceksiniz.(Rubens’ın evi). Antwerpen’de kaldığı sürece bu evde ikamet etmiş olan ressamın evi artık sanatçının eserlerinin sergilendiği müze haline getirilmiş.
1640 yılında Rubens bu evin planlarını kendi çizerek yaptırmış. Bina rönesans tarzında malikane şeklinde bir yapı.
Burayı gezmek isterseniz ki, Antwerpen şehrinde doğma bu ünlü sanatçının evini gezmeden gitmeyin derim.






Kuş Pazarı-Vogelmarkt




Cumartesi veya Pazar günü buraları geziyorsanız. Rubenshuis’e çok yakın, yürüyerek 2dk mesafede Antwerpen’in meşhur Kuş Pazarı var. Bu Pazar önceleri hayvan satardı. Kendi, köpek, tavuk, küş türleri gibi. Daha sonra hayvan satışı yasaklandı. Şimdi sebze, kıyafet,peynir ve yiyecek çeşitleri satılıyor. Fakat farklı ülkelerden mamüller bulunuyor. Buraya uğrarsanız uzak doğuluların pişirdiği wok veya lumpia yemenizi tavsiye ediyorum. Pazarı gezmek de ayrıca çok keyiflidir.
Pazar yalnızca Cumartesi ve Pazar günleri kuruluyor. Sabah saatlerinden 14:30'a kadar açık.







Paleis op de  Meir.


18.yy inşaa edilmiş bu yapı ilkin Napolyon kısa bir süreliğine kullanmış. İçini Fransız tarzı mobilyalarla döşetmiş. Daha sonra Belçika’nın kralları çeşitli amaçlar için bu sayarı kullanmışlar. 2004 yılında içindeki mobilyalar Brüksel’de bulunan Kralın sarayına taşınmış. Meir’de bulunan bu saray şimdi bir kısmı restorant, bir kısmı çikolata fabrikası, bir kısmı mobilya mağazası olarak kullanılıyor. İstediğiniz zaman, saat 18:00’dan önce her yerini gezip, görebilirsiniz. Çikolata yapılan kısmında, hem Belçika çikolatasının nasıl yapıldığını izleyebilir ve hem de satış kısmından 
istediğiniz kadar lezzetli çikolataların her 
türünden satın alabilirsiniz. 


Groenplaats

Groenplaats’a doğru yürüyoruz. Bulunduğunuz yer olan Meir’den burası yürüyerek 5dk. Groenplaats geniş bir alan. Orta kısmında Rubens’en bir heykeli var. Bu meydanın çevresinde birçok restorant mevcut.
Tarihi geçmişi ise şöyle. 13.yy burasını yoksullar mezarlık olarak kullanmışlar. O zamanlar ekonomik durumu olan kişiler ölülerini kiliselerin içine gömerlermiş. Parası olmayan kişiler de böyle mezarlıklara gömüyorlarmış. Fakat 1784 yılında İmparator II.Josef bunu yasaklamış. Mezarlık Stuivenberg denen,şehir merkezinin çok dışında olan bir alana taşınmış. 1795 yılında Antwerpen’in en görkemli katedrali olan Onze Live Vrouwen Katedrali ki, o zaman ufak bir kilise imiş. O kiliseye Fransızlar el koyuyorlar. Bu bölgenin görüntüsüne yeniden şekil veriyorlar. Daha sonra Groenplaats ‘Eşitlikler’ alanı olarak isimlendiriliyor. Burada yapısal olarak bir çok değişiklikler gerçekleşiyor, ta ki, günümüzdeki halini alana dek.


Eldiven Meydanı- Handschoenmarkt.

Onze Live Vrouwen Katedral

Katedral 1352-1521 yıllarında inşaa edilmiş. Bu katedralin inşaası asırlar sürmüş ve burada çalışan işçi aileler nesiller boyu çalışmışlar. Katedral önceleri ufak bir kiliseymiş, daha sonra kilisenin çevresine katedral yapılmış, içerde kalan binayı ise yıkmışlar.
Mimari yapısı gotik olan yapının içi ise barok olarak yapılmış.
Katedralin kulesi 123 m yükseliğe sahip ve 515 merdivenle mevcut. Bu kule Nisan ayının ilk Çarşambası Katedral için hizmet veren resmi rehberler eşliğinde gezilebiliyor. 
Ayrıca Katedralin içinde Rubens'e ait birçok tablo bulunuyor.


Katedral'in kapısı.




              Katedral'in Pelgrim sokağından
              görüntüsü.











                               




Katedral'in Groenplaats'tan bir görüntüsü.




     



                                                


Ne Yemeli-Nerede Yemeli.





Pelgrom Restorant
Pelgrimstraat. 15

Pelgrimstraat. Bu sokakta bir de Pelgrom adında, yeraltında bir restorant var. Kendine özgü birası da bulunan restorant'ta sadece bir şeyler içmek için de gidebilirsiniz. Burası 15.yy kalma bir mahzen. Mumlarla aydınlatılıyor. Tipik Belçika yemekleri bulunuyor.






El Toro Negro- Arjantin Mutfağı.


Et yemeyi tercih ediyorsanız ve gönül rahatlığıyla yiyeyim diyorsanız.
O zaman EL TORO NEGRO'ya gidin derim .

Arjantin mutfağının en lezzetli yemekleri bu restorant'ta. Üstelik Türkçe dahil birçok dilde konuşuyorlar. Yandaki video'dan iç görüntüsü hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Ayrıca bu restorant Katedral'e yürüyerek 2 dk.

Adresi. Oude Koornmarkt 12



Bu bölgede, Türk mutfağı olarak birçok dönerci ve pizzacı da mevcuttur.

Eğer hızlı bir şeyler yedikten sonra gezmeye devam etmek isterseniz, size Hoogstraat'ta ki, bu sokak El Toro Negro restorantın hemen bir yanı. Orada Belçika friti atıştırabilirsiniz. Az ötesinde Kumpir yapan bir de Türk restorantı var.




Grote Markt

Gelelim Antwerpen'in tam odak noktasına. Brabo heykelinin bulunduğu meydan burası.
Antwerpen şehri ismini mitolojik bir öyküden almıştır. Öykünün sembolü de olan bu heykelin mitolojisi şöyle.
Zamanında buraları Duruon Antigoon adında bir dev işgal etmiş. Bu dev Schelde nehrinin içine girer ve gelip de geçmek isteyen teknelerden haraç istermiş. Eskiden nehirden geçmek isteyen tekneler az bir ödeme yaparak geçerlermiş fakat şimdi bu dev çok daha fazlasını istiyormuş, oda yetmiyor tekne ne taşıyorsa yarısını almak istermiş. Haraç vermeyenlerin ise sağ elini kesermiş. Bu durum halkın canına takt etmiş.  Derken Tongeren Kralı olan Salvus Brabo onu yenmeye ant içmiş. Salvus Brabo öylesine bir kral değilmiş, aynı zamanda Sezar'la da akrabalığı varmış. Günün birinde Schelde'ya gitmiş ve dev'i öldürmüş. Dev'in sağ elini ise haraç aldığı yere yani nehrin ortasına atmış.
İşte o günden sonra şehir 'El Atan' anlamında 'Handen Werpen' olarak isimlendirilmiş. Zamanla bu isim kısaltılarak Antwerpen olmuş. Öykü böyle. Bu meydanda görkemli yapıların yanısıra bir de Belediye binası var. Belediye binasını üstündeki birçok bayraktan tanırsınız. Buradaki binalar ortaçağdan kalma. Dönemin en zengin ve soylu kişileri şehirlerin en gözde yerlerinde bunlar gibi gösterişli yapılar edinirler veya yaptırırlarmış. Belçika Fransa'nın işgali altına girene dek ev numarası kuralı uygulanmazdı. Grote Markt'ta evlerin tepesinde gördüğünüz bu semboller ev numarası yerine kullanılırdı. İnsanlar bu evlere Kartallı ev, tilkili ev vs.. diyerek adlandırlarmış. Meydanda bulunan bu evlerin bazıları başka Avrupa ülkelerinden soylu kişilere ait ise, o ülkenin ve kişinin sembolünü taşırmış. Tabi Napolyon bunlara bir son vermiş ve evlerin hepsine numara sistemi vermiş.






Ulaşım



Antwerpen'den her yöne tramvay veya otobüsle rahatça seyehat edebilirsiniz. Aşağıdaki linkten tramvay hareket şeması linki koydum. Şehrin içinde gezecekseniz tramvayı tercih ediniz. Biletlerinizi Metro girişlerinden edinebilirsiniz.

https://vlotdoorantwerpen.be/assets/pdf/tramnet.pdf




Ayrıca Anterpen'de başka bir sürü aktivite  var. Bisiklet turundan tutun da, otobüs ile şehir turu, diamant otobüsü ile tur vs.. Bunlarla ilgili bilgi edinmeniz için, hepsini tanıtan şehre ait resmi sitesini aşağıda ekliyorum.
https://www.visitantwerpen.be/en/sightseeing-tours-en

Antwerpen City Card edinirseniz, bununla şehir turları ücretsiz, Müzeler, toplu taşıma araçlarını ücretsiz. Bazı araçları düşük fiyata ve bazılarını tamamen ücretsiz edinebilirsiniz.
 Bu kart ile ilgili geniş bilgiyi sitesinde bulabilirsiniz. Linkini aşağıda ekliyorum. Site dili İngilizcedir.

https://citypassguide.weebly.com/antwerp-city-card.html



























Geen opmerkingen:

Een reactie posten